Ana SayfaMarmaraİstanbulBüyükada Gezi Rehberi

Büyükada Gezi Rehberi

İstanbul’un hemen yakınındaki Prens Adaları’nın en büyüğü ve gezilecek en güzel adalarından olan Büyükada, tarihi ve kültürel güzellikleri ile her zaman vazgeçilmez rotalardan biri. Vapura atlayıp karşıya geçince İstanbul’da olduğunu unutuyor insan, bir anda ada mutluluğu sarıp sarmalıyor. Eski günlerin nostaljisini yaşatan köşkleri ve yüzyıllık tarihi yapıları ile kimi zaman bir hafta sonu kaçamağı kimi zaman da özlenen eski günlerini yaşatan bir yer. Eski adı Prinkipos olan Büyükada; iki tepenin arasında kalan, tarih boyu ünlü isimlerin sürgün edildiği, Türk ve Rum aydınlara ev sahipliği yapmış bir ada.

Büyükada’ya gidince bisiklete binmek, dondurma yemek yürüyüş yapmak ya da Dilburnu Tabiat Parkı’nda piknik yapmak ilk akla gelen aktivitelerden. Bu yazıda Büyükada gezilecek yerler, Büyükada’nın en önemli köşkleri, Büyükada tarihi ve hikayeleri, Büyükada’da ne yenir, Büyükada otelleri ve Büyükada’ya ulaşım hakkında bilgiler bulacaksınız.

Bu arada Büyükada’ya kadar gelmişken Heybeliada’ya ya da Burgazada’ya gidecekseniz Heybeliada Gezilecek Yerler ve Burgazada Gezi Rehberi yazılarıma da göz atabilirsiniz.

büyükada gezilecek yerler

Büyükada’ya Nasıl Gidilir?

Büyükada’ya ulaşım için iki seçeneğiniz var; deniz motorları ve şehit hatları. Prens Adaları’na en sık olarak motor seferleri var ama şehir hatları vapurları daha ekonomik olduğu için vapur saatlerini ayarlayarak giderseniz daha ucuza Büyükada’ya ulaşım mümkün. Mavi Marmara, Prens Tur, Dentur Avrasya ve Turyol motorları ile Beşiktaş, Kabataş, Eminönü, Bakırköy, Kadıköy, Kartal ve Bostancı’dan seferler var. Yanı sıra şehir hatları vapurlarının Eminönü, Kadıköy ve Bostancı’dan vapur seferleri var. Size en pratik gelen noktadan Büyükada seferlerini kullanarak adalara ulaşabilirsiniz. Büyükada’ya yolculuk Avrupa Yakası’ndan 1 saat 45 dakika kadar sürüyor. Bostancı’dan 35 dakika, Kadıköy’den ise 1 saat 15 dakika sürüyor. Şehir hatları vapur seferleri için tıklayın.

Ada hayatını yaşamak için Büyükada’ya geldiğinizde bir gece burada kalmanızı öneriyorum. Daha önceki gelişimde Büyükada otellerinden birinde konaklamıştım. Son gelişimde ise Airbnb üzerinden tarihi bir konak kiraladım. Adada her bütçeye göre konaklama seçeneği var. Size uygun ve beğendiğiniz bir Büyükada otelinde kalabilirsiniz.

büyükada

Büyükada’da Gezilecek Yerler

Büyükada Saat Kulesi

Cumhuriyet’in kurulduğu yıl yapılmış saat kulesi Büyükada denilinde akla ilk gelen ikonik sembollerden biri. Büyükada İskelesi’nden indiğinizde çarşıya doğru yürüdüğünüzde tam karşınızda kalacak. Büyükada’yı gezmeye bu noktadan başlarken iskeleye sırtınızı verdiğinizde sağa doğru giderseniz Nizam Mahallesi, sola doğru giderseniz de Maden Mahallesi’ne doğru gitmiş olursunuz. Yazının devamında Büyükada’da görülecek yerleri bu şekilde bulmanız daha kolay olabilir çünkü Büyükada diğer adalara göre çok daha büyük, yolunuzu kaybetmemek için rotanızı iyi planlamalısınız.

Büyükada Aya Yorgi Kilisesi

Adanın en yüksek tepesinde, halk arasında Aya Yorgi olarak da bilinen, Agios Georgios Rum Ortodoks Manastırı Büyükada’da gezilecek yerler denilince ilk akla gelen yerlerden biri. 1751’de küçük bir kilise olarak inşa edilip, sonrasında uzun yıllar manastır olarak kullanılan Aya Yorgi Kilisesi, Ortodokslar için büyük önem taşıyor. Özellikle Aya Yorgi’ye 23 Nisan’da büyük bir akın oluyor çünkü bu tarih Ortodokslar için özel bir gün. Çıplak ayakla yokuşu tırmanmak ve burada dileğinizi dilemek “yarı hac” olarak kabul ediliyormuş. Adanın tepesindeki bu güzel yapıyı ve doyumsuz manzarasını keşfetmediyseniz Büyükada’ya gittiğinizde rotanızı ilk olarak Aya Yorgi’ye çevirmelisiniz.

Adalar Müzesi

Adalar’ı en kapsamlı şekilde öğrenebileceğiniz Adalar Müzesi iki bölümden oluşuyor. Biri açık hava sergilerinden oluşan Çınar Müze Alanı ve diğeri ise Aya Nikola Hangar Müze Alanı. Adalar’ın jeolojik oluşumundan günümüzdeki haline kadar birçok konuda detaylı bilgi alınabilir. Ayrıca Adalar’ın mimari, eğitim, edebiyat, gelenekler, müzik gibi farklı konularında bilgi edinebilme şansınız oluyor. Halikarnas Balıkçısı, Ziya Gökalp, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Melih Cevdet Anday ve Sait Faik Abasıyanık gibi birçok ünlü yazar hayatının belli bir dönemini Adalar’da geçirdiği için müzenin içinde onlara ayrılmış bir bölüm de var.

büyükada rum yetimhanesi

Büyükada Rum Yetimhanesi

Adanın Manastır Tepesi’nde terk edilmiş bir ahşap bina olan Büyükada Rum Yetimhanesi, Büyükada’da görülecek en önemli yerlerden biri. Hikayesi belki basında bir şekilde karşınıza çıkmış olsa da biraz bahsedeyim. 1800’lerin sonlarında Fransızlar tarafından inşa edildiğinde bu bina Avrupa’nın en büyük, dünyanın ise ikinci büyük ahşap yapısı sayılıyormuş.

İlk olarak “Prinkipo Palas” adında bir otel ve kumarhane planıyla yapılmış fakat ruhsat alamayınca dönemin tanınmış isimlerinden Eleni Zarifi binayı satın alıp yetimhaneye dönüştürmüş. Birinci Dünya Savaşı yıllarından, 1960’lara kadar çeşitli milletlerden sığınmacıların kullandığı bir yer iken, 1960 ihtilali sırasında bir süre ordu tarafından kullanılmış. O dönemin bu değerli yapısı siyasi sebeplerden dolayı kapısına kilit vurulmuş.

Şu anda Rum Patrikhanesi’nin söz sahibi olduğu bina ne yazık ki uzun yıllardır harabe halde ve her geçen gün yıkılma tehlikesi yaşıyor. Bu yüzden de Büyükada Rum Yetkimhanesi ziyarete kapalı. Yine de bu tarihi yapıyı biraz daha yakından görmek için Büyükada yürüyüş rotanıza eklemeye değer.

Hamidiye Camii

II. Abdülhamid tarafından 1895 yılında yaptırılan cami, Büyükada’da görülmesi gereken yerler arasında çünkü ilk bakışta ufak ve sıradan bir cami gibi gözükse de içerisindeki tavan süslemeleri ve nakış gibi işlenmiş motifleri ile oldukça şaşırtıcı bir yapı. Buraya gelirseniz özellikle ikinci katından İstanbul manzarasını izlemelisiniz.

büyükada

Büyükada Yürüyüş Rotası

Her sokağında muhteşem evler görebileceğiniz Büyükada’nın bazı caddeleri var ki hangi ev daha güzel seçmeniz zorlaşıyor. Bir de insan bu evlere bakınca merak ediyor, kimler yaşadı, ne hikayeleri var diye. Adada önünden geçerken hikayesini merak ettiğim, ilgimi çeken, mimarisini beğendiğim Büyükada köşklerinden detaylıca bahsetmek istiyorum. Yazının sonuna eklediğim haritadan konumlarını kolaylıkla bulup, o noktaya gittiğinizde bu yazı ile artık hikayelerini de öğrenmiş olacaksınız.

Adayı dolaşacak çok vaktiniz olmayacaksa Büyükada İskelesi’ne en yakın Yirmiüç Nisan Caddesi’ne, oradan da Çankaya Caddesi’ne doğru bir rota çizebilirsiniz. Yirmiüç Nisan Caddesi boyunca adanın en görkemli oteli Splendid Otel ve Anadolu Kulübü’nü göreceksiniz.

büyükada gezilecek yerler

Büyükada Anadolu Kulübü

1906 yılında Atatürk’ün kurduğu, dönemin önemli devlet insanlarının konakladığı bir tesis. Sadece üyelerin girişine açık olsa da bazı dönemler sergiler için kapıları açılıyor. Benim de burayı İstanbul Bienali sırasında ziyaret etme şansım oldu. Anadolu Kulübü’nün atmosferini yaşadıktan sonra epey bir zaman etkisinde kalmıştım. Burada zamanında Atatürk de gelip konaklarmış, hatta onun için yapılan asansör hala korunuyor. Eğer içeri girme şansınız olursa bu manzara noktasını da mutlaka görmelisiniz. (23 Nisan Caddesi, numara 44)

Alalemciyan Köşkü

Köşkün ilk sahibinin Mannik Ojeni isimli bir kadın olduğu biliniyor. Zamanında evin hemen yanında geniş bir alanda “Mehtap Sineması” varmış. Ayrıca köşkün bahçesinde ise müzisyen olan Alalemciyan ailesi uzun yıllar hafta sonları müzikli matineler düzenlermiş. (23 Nisan Caddesi, numara 45)

splendid otel büyükada

Büyükada Splendid Oteli

1911 yılında yapılmış, Büyükada’nın ayakta kalan en eski ve büyük oteli olan Splendid Otel, büyüleyici avlusu, içerisindeki mobilyaları ve eşyaları ile döneminin en zarif bir örneklerinden biri. Adaya yanaşırken mimarisi ve kubbeleri ile en dikkat çeken yapılardan biri olan Splendid, Büyükada’nın ikonik sembollerinden biri haline gelmiş. Burası bir otel olsa da rica ederseniz içeri girip avlu kısmını gezilebiliyor. (23 Nisan Caddesi, numara 53)

Yirmiüç Nisan Caddesi’nin hemen üst paralelinde bulunan bir diğer görülesi cadde ise Çankaya Caddesi. Bu yol üzerinden sağlı sollu adanın en güzel tarihi köşklerini göreceksiniz. Yol boyunca her eve hayranlıkla bakacağınıza garanti verebilirim ama bazı köşkler var ki tarihi öneminden dolayı onlara daha da uzun bakmanız gerekecek.

Agopyan Köşkü

1900’lü yılların başlarında Marten Agopyan adına yapılmış Agopyan Köşkü, Ankara’nın en önemli lokantasını işleten Agopyan, İstiklal Caddesi’nde şu anda bulunmayan Beler Oteli’nin de işletmecisiymiş. Bugün Eminönü Bahçekapı’da bulunan Agopyan Han da onun mülküymüş. Büyükada Agopyan Köşkü 1918 tarihlerinde otele çevrilmiş, uzun yıllar otel olarak kullanıldıktan sonra tahrip olup yıkılmış ve 1985 yılında tekrar inşa edilmiş. Şu anda 3 katlı, 22 odalı ahşap köşkü Çankaya Caddesi ve Kadıyoran Caddesi’nin kesişiminde göreceksiniz. (Çankaya Caddesi, 1 numara)

Fabiato Köşkü

İlk sahibi İtalyan bir ressam olan 1878’den kalma Fabiato Köşkü günümüzde Adalar Adliye Sarayı olarak hizmet veriyor. (Çankaya Caddesi, 21 numara)

büyükada gezilecek yerler

Mizzi Köşkü

Al Palas olarak da bilinen Mizzi Köşkü, 19. yüzyılın sonunda İngiliz George Mizzi tarafından bir ev olarak inşa edilmiş, 1930-1940 arasında San Remo Oteli olarak kullanılmış. Kırmızı tuğlalı yapısı ve köşe kulesi, İtalyan mimar Raimondo D’Aronco tarafından 1894’te tasarlanmış. Köşkün solunda görülen dört köşeli kulenin tepesinde camla çevrilmiş olan bir alan bulunuyor. Burası otoma­tik dönen bir rasathane kulesiymiş. Astronomiye merakı olan George Mizzi, buradan gökyüzünü ve yıldızları teles­kopla seyredermiş. (Çankaya Caddesi, 31 numara)

Arap İzzet Paşa Köşkü

Blaque Bey Köşkü olarak da bilinen, Osmanlı Devleti’nin ilk Washington büyükelçisi olan Eduard Blacque yaptırmış. Uzun yıllar burada yaşadıktan sonra köşkü, II. Abdülhamit döneminde vezirlik yapan İzzet Paşa’ya satmış. 1940-1945 yıllarında Avusturyalı Madam Tilla tarafından danslı ve müzikli “Tilla Gazinosu” olarak işletilen köşkte gençlik baloları düzenlenirmiş. (Çankaya Caddesi, 33 numara)

Hacopulo Köşkü

1890’lardan Birinci Dünya Savaşı sonlarına kadar Imperial Hotel olarak bilinen köşk, uzun yıllar eski Büyükada Belediye Başkanı Con Hacopulos’un konağıydı. Bi­rinci katta 4 büyük oda, ikinci katta 10 oda, üçüncü katta 9 odanın yanı sıra müzik salonu, av salonu, yemek salonu, misafir salonu gibi alanları olan görkemli bir köşk. Cumhuriyetin ilanından sonra Hükümet Konağı’na dönüştürülmüş, son olarak Adalar Adalet Sarayı olarak kullanılmış. Büyükada’nın en büyük ve en önemli köşklerinden biri olan Hacopulo Köşkü, yıkılma tehlikesinden dolayı ne yazık ki şu anda kapalı. Ama yol üzerinden pek çok detayını görme şansınız var. (Çankaya Caddesi, 44 numara)

Con Paşa Köşkü

1880’de inşa edilen köşkün ilk sahibi Osmanlı Devleti’nde Deniz Yolları Müdürlüğü yapmış Con Paşa’dır. Adalar seferini ilk kuran kişi olarak bilinen Con Paşa’nın vefatından sonra Avusturyalı eşi ve çocuklarına miras kalmış. Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra aileden haber alınamayınca satışa çıkarılmış. Bir dönemin sevilen dizisi Hatırla Sevgili de bu köşkte çekilmiş. (Çankaya Caddesi, 68 numara)

Büyükada Troçki Köşkü

Con Paşa Köşkü’nün hemen yanındaki sokakta bulunan Troçki Köşkü; ünlü Rus siyasetçi Lev Troçki, Stalin’e karşı mücadelesinde sürgüne gönderildiği yıllarda kaldığı ev. Sivastopulos-Triandafilidis Köşkü olarak da biliniyor. Üç katlı evin büyük bir kısmı yıkılmış durumda ama bazı kısımları da ayakta. Mesela Troçki’nin yaptırdığı doğal ıstakoz havuzu sapasağlam duruyor. Birkaç yıl önce satışa çıkarılan ve müze olması planlanan bu evin kaderi hala değişmedi ama bu halini bile görmeye değer buluyorum. (Hamlacı Sokak, 6 numara)

Çankaya Caddesi’ndeki muhteşem evleri gördükten sonra bu yol Nizam Caddesi’ne bağlanıyor. Cadde boyunca birbirinden güzel tarihi köşkler görmeye devam edeceksiniz.

büyükada köşkleri

Mazlum Bey Köşkü

1852 yılında yapılan köşkün ilk sahibi, Osmanlı Devleti’nde İçişleri Bakanı olan Memduh Paşa’nın oğlu Mazlum Bey’dir. Şu an İstanbul sosyetesinin ünlü simalarından Kuyumcuyan ailesine ait bu köşk yazlık ev olarak kullanılıyor. Ailenin soyadından dolayı Mazlum Bey Köşkü aynı zamanda Kuyumcuyan Köşkü olarak da biliniyor. Büyükada’nın en dikkat çeken köşklerinden biri olduğu için görülmeye değer. (Nizam Caddesi, numara 66)

Wiliam Jones Köşkleri

İstanbul’da İngiliz Büyükelçisi olarak görev yapmış Wiliam Joseph Jones adada üç ayrı köşk inşa ettirmiş. Jones, yazları Büyükada’daki köşklerinde kalırmış. Büyükelçi vefat edince köşkler Terzakopulos ailesine satılmış bu yüzden de Terzakopulos köşkleri olarak da anılırlar. 54 numaradaki köşk bir Yunan Tapınağı formunda yapılmış, adanın en enteresan mimarilerinden biri. Bu yapının dışında Wiliam Jones ailesine ait diğer köşkler; 50 numaradaki İngiliz mimarisinden bir köşk, 33 numaradaki ise masallardaki şatolara benzer ahşap bir yapı. (Nizam Caddesi, numara 33, 50, 54)

Büyükada’nın en güzel evlerini görmeye devam etmek isterseniz, adanın diğer yakasında Yılmaztürk Caddesi boyunca gezinebilirsiniz. Birbirinden güzel tarihi evlerinin arasından geçerken hikayelerini de öğrenmeye devam.

Sabuncakis Köşkü

1904 yılından kalma bu köşkün ilk sahibi II. Abdülhamit döneminin ünlü masonlarından Halepli Yorgi Sabuncakis tarafından yapılmış. Bahçeden evin giriş kısmı ufak bir köprü ile bağlandığı için “Köprülü Ev” olarak da anılıyor. Köşkün giriş kısmı Antik Yunan tapınaklarını andıran bir yapı şeklinde planlanmış. Üçgen çatı kısmında ışıltılı bir göz detayı ve evin dış cephesinde masonluğa ait semboller dikkat çekiyor. Büyükada’nın en ilginç köşklerinden biri olan Sabuncakis Köşkü 1970’li yıllarda bir yangında büyük oranda hasar görüp restore edilmiş olsa da hala dış cephesini süsleyen figürler görülebilir. (Yılmaztürk Caddesi, numara 29)

Reşad Nuri Güntekin’in Evi

Yapılış tarihi bilinmese de ilk sahibinin bir şarap imalatçısı olduğu ve evin hemen yanında bir şarap imalathanesi olduğu biliniyor. Evin son sahibi ünlü yazar Reşad Nuri Güntekin 1937 yılında köşkü satın almış, bir dönem burada yaşamış ve bazı eserlerini bu evde yazmış. Reşad Nuri’yi bu evinde sık sık ziyaret eden ünlü yazarlar, siyasetçiler ve sinema oyuncuları olmuş. Güntekin’in vefatından sonra kızı bu evde yaşamaya devam etmiş. Sedef Adası manzaralı, pembe panjurlu bu evi ne yazık ki bir müze gibi ziyaret etme şansınız yok ama yine de buradan geçerken ünlü yazarı anmadan geçmemek gerek. (Yılmaztürk Caddesi, numara 141)

büyükada gezilecek yerler

Büyükada’nın en güzel caddelerinden Yirmiüç Nisan Caddesi, Çankaya Caddesi ve Yılmaztürk Caddesi’ni dolaştıktan sonra yine köşkleri ile görülmeye değer sokaklarda yürüyüş rotanıza devam etmek isterseniz diye birkaç sokaktan daha bahsetmek istiyorum. Büyükada İskelesi’nden çarşıya doğru devam eden yol Altınordu Sokak’a bağlanıyor. Altınordu Sokak üzerinde Yuvanoğlu Köşkü (numara 31) ve Patriano Evi’ni (numara 10) gördükten sonra Kumsal Sokak’a doğru devam edin. Bu sokak üzerinde Maidis Yalısı (numara 27) ve Kalvokoresis Köşkü’nün (numara 48) mimari detayları dikkat çekiyor.

İskele’den Yılmaztürk Caddesi’ne bağlanmanızı sağlayacak adanın ana caddelerinden biri olan Malul Gazi Caddesi boyunca da birbirinden zarif köşkler var. Bu cadde üzerinde Levantenlere ait ve bir dönem Dudaktan Kalbe dizisinin çekildiği Meziki Köşkü (numara 24), 1876 yılından kalan Psakis Köşkü (numara 28) ve II. Abdülhamid’in üçüncü oğlu Abdülkadir Efendi’ye ait Abdülkadir Efendi Köşkü (numara 30) mutlaka görün.

Büyükada’da Ne Yenir?

Büyükada; Heybeliada ve Burgazada’ya göre hem yerli hem de yabancı turist açısından en tercih edilen ada. Hal böyle olunca fiyatlar da yemeklerin kalitesi de aynı oranda değişiyor. Tabii ki adaya gelince deniz kenarında rakı-balık-meze yapmak isteyeceksiniz. İskele çevresinde çok sayıda meyhane olsa da bunlar hem çok pahalı hem de ne yediğinizden pek de emin olamayacağınız yerler olabilir. En azından ben buradaki yerlerdense, adanın daha başka noktalarındaki yerlere gitmeyi tercih ediyorum. Büyükada nerede, ne yenir konusunda favori mekanlarımı paylaştığım Büyükada Mekan Önerileri yazısına göz atmanızı öneririm.

Seyahatlerimle ilgili paylaşımlarımı Facebook ve Instagram hesaplarımdan takip edebilirsiniz.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

POPÜLER YAZILAR